kacip

kacip
nutcracker

Malay-English cyber dictionary. 2015.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • Kacip fatima — Uses Labisa Pumila, commonly known as Kacip Fatimah is the female version of Tongkat Ali. Kacip Fatimah is a small woody and leafy plant that grows and can be found widely in the shade of forest floors. The leaves are about 20 centimetres long,… …   Wikipedia

  • sıçan deliği bin akçe — kaçıp saklanacak yer yok anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • inziva — is., Ar. inzivāˀ 1) Toplum hayatından kaçıp tek başına yaşama İnziva yerim bazen limanda bir şileptir, bazen bir ada. R. H. Karay 2) din b. Dış dünyayla bütün bağlarını keserek Tanrı yla birleşebilmek için insanın kendi içine kapanması Atasözü,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaçışmak — nsz Hep birden kaçıp çeşitli yönlere dağılmak Öteki çocuklar çil yavrusu gibi kaçışmış, her biri bir deliğe girmişti. O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kısılmak — nsz 1) Hacmi, niceliği, gücü azalmak Sesi kısıldı. Nablusluların rengi, asılmış adamların rengine döndü, dudakları kısıldı. F. R. Atay 2) Göz kapağı hafifçe kapanmak 3) mec. Kaçıp kurtulma yolu kalmamak Kapana kısıldı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • pır — is. 1) Kuş kanatlarının çıkardığı ses Kuş, pır diye uçtu. 2) Bir yerden kaçıp gitme düşüncesini anlatan bir söz Dörtyol ağzında pır! Birleşik Sözler pır pır …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • saklanmak — nsz 1) Kendini saklamak, gizlenmek O âdeta kaçıp saklanacak bir yer arıyormuş gibi sıkıntıdaydı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) den Saklama işi yapılmak Şarap mahzende saklanır, aşkın kalbimde yıllanıyor. Şarkı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sığınmak — e 1) Tehlikelerden kaçarak güvenilir bir yere çekilmek 2) Korunmak amacıyla bir yere veya birine başvurmak, başkalarının yardım ve korunmasına ihtiyaç duymak Karı koca o evlerden birinde bir odacığa sığınmıştık. R. N. Güntekin 3) Genellikle… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sönmek — nsz, er 1) Yanmaz, aydınlatmaz, parlamaz olmak Son yıldız vadinin üstünde bir yanıp bir sönüyordu. T. Buğra 2) Parlaklığını, ışığını yitirmek 3) Hava veya başka bir gaz ile şişirilmiş bir şeyin havası kaçıp şişkinliği inmek Balon söndü. 4) jeol.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uzlet — is., esk., Ar. ˁuzlet Toplum yaşayışından kaçıp tek başına yaşama Ülfet belalı şey fakat uzlet sıkıntılı / Bilmem nasıl geçirmeliyim son beş on yılı. Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yelkenlemek — nsz, argo 1) Yelken açıp yola çıkmak 2) Kaçıp gitmek 3) İnsan, akli dengesini az veya çok yitirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”